Aslında belki de “Doğuma nasıl hazırlanırsınız?” diye sormalıydım. Bebeğin odasının rengi, mobilyası, puseti, cicisi, süsü, püsü elbette önemli ve eğlenceli detaylar olabilir. Ama şunu bilin ki doğuma hazırlanmak demek alışveriş arabasını doldurmak demek değildir.
Doğal doğuma nasıl hazırlanırsınız?
Eğitim şart! Nasıl bir eğitim? Evet, o yabancı dizi ve filmlerde gördüğünüz çiftlerin katıldığı eğitimler var ya, işte ondan. Evet, evet eşiniz ile katılmalısınız. Size bu eğitimlerde doğumun bir kas eylemi olduğu anlatılır.
Kollarınızı kaldırıp, indirin. Ağrıdı mı? Hayır, ağrımadı.
Neden? Çünkü kolların işi budur. Rahminde işi içerdeki bebeğinizi çıkarmak. Peki, rahim kendi işini yaparken neden ağrı olur? Bir düşünün… Ormanda ceylan dolaşırken birden aslanı görür, korkar ve kaçar. İşte doğumun aslanları yüzünden ağrı olur. Yani korku. Doğumdan korkmayın derler size bu eğitimlerde. Ve neden korkmamanız gerektiğini anlatırlar. Doğumun aşamaları, bu aşamalarda size ve doğum destekçinize düşen görevleri anlatırlar. Daha başka; nefes çalışmaları, bedensel hazırlıklar, gevşeme ve imgeleme yöntemleri, ilaç dışı ağrı kesici teknikler anlatılır. İyisi mi siz bir doğum hazırlık eğitimine katılın. Bebeğinize ve kendinize bu yatırımı yapın. Doğuma hazırlık eğitimi veren iyi bir yeri tercih edin, sakın hastanelerin iki saatlik bilgisayar sunumu eğitimine katılmayın.
Güven şart! Kendinize, bedeninize ve bebeğinize güvenin. Yanınıza negatif mesaj içeren, şüphe duygusu barındıran kimseyi de yaklaştırmayın.
Mahremiyet şart! Eşiniz ile sevişirken odanıza kaç kişiyi alıyorsunuz? Doğumun da sevişmek olduğunu düşünün ve minimum kişi nüfusu sağlayın. Unutmayın, hormonlarınız doğumun orkestrasıdır. Bedeninizdeki hislere göre çalışır.
Hareket özgürlüğü şart! Hareket özgürlüğü, doğumda hissedilen ağrıyı azaltan en kolay uygulamalardan biridir. Doğumda hareket ve pozisyon değişikliği sayesinde, daha çabuk ve konforlu bir doğum yapabilirsiniz. Doğumda kontrol gücünüzü hissedersiniz ve normal doğum yapma şansınız artar. Hareket özgürlüğü sayesinde anne daha rahat edebileceği pozisyonları kendi içgüdüleri ile bulur. Bu hareketler sayesinde pelvisteki küçük oynamalar bebeğin inişini kolaylaştırır.
Zamana saygı şart! Her kadın farklı doğurur. Kimi doğumlar 5 saat süre kimi doğumlar 12 saat sürer. Doğum başladıktan sonra da her doğumun kendi gidişine saygı göstermek gerekir. Doğumda zamana saygı duymaz ve belli süreler içinde doğumu hedeflerseniz sezaryen oranınız kaçınılmaz olarak yüksek olacaktır. Sabırla bekleyin ve sabırla beklemelerini sağlayın.
Doğal doğum yeni moda olan bir kavram değildir. Sorun bakalım, anneniz sizi nasıl doğurmuş? Ya da eski zamanlarda hatta hala Anadolu’daki kadınlar nasıl doğuruyor?
Siz kadınlar doğum yapma gücüne sahip olarak yaratılıyorsunuz, bu gücü kullanın.
Bu yazım 11 Nisan 2014 tarihinde Annelik ve Gebelik köşemde yayınlanmıştır.
BU GÖNDERİ İÇİN YORUMLAR KAPALIDIR